Moved Permanently

Milli aradan sonra enteresan bir haftaya daha şahit olduk. Beşiktaş ligin yeni ekibi gazişehir antepe yenilirken Trabzonspor 0 puanlı Gençlerbirliği ile evinde berabere kaldı. Ligi kıl payı kayıpsız kapatan Galatasaray olurken lige bomba gibi başladığı iddia edilen Fenerbahçe’ nin balonu erken söndü. Lige mükemmel başlangıç yaparak milli araya 3 te 3 giren Alanyaspor evinde ağırladığı Fenerbahçe’ ye sahayı dar ederek 3-1 gibi rahat bir skor ile 3 puanı alarak 4 te 4 ile yoluna devam ediyor. 
Patlayanlar listesinin bol olduğu bu haftada tabiki Trabzonspor boş durur mu illa ki puan kaybedecek. Rahat kazanabileceği ve iyi başladığı müsabakaya rağmen ikinci yarı tel tel dökülerek rakibine 1 puanı hediye etti. Sakatlıklardan belini doğrultamayan bordo mavililer devre arasına giremeden bir sakat daha verince konstantrasyon eksikliğinden bir de golü yiyerek soyunma odasına gitti. Dönüşte tekrar öne geçmesine rağmen yaklaşık 25 dakika rakibin baskısına maruz kalınca son 5 dakika daha dayanamayıp kalesinde golü gördü. Bu noktada yine hocanın oyuna müdahale edemeyişinin ve geç kalışının bedelini ödedik. Orta saha tel tel dökülürken, hücumda Sorloth topa vurmayı bırak yürümeyi bile beceremezken, Parmak hocam beni al dercesine oynarken, kenarda oyuncular ısınmaktan buharlaşmaya yüz tutmuşken Ünal hoca sağolsun yine gole engel olamadı. Tam aklına geldi Doğan Erdoğan oyuna alacakken golü yedi. Golü yiyince vazgeçip Fıratcan’ ı oyuna alması da cabası. Fenerbahçe maçında hücuma koyduğu Fıratcan’ı geldi bu maç sağ açığa aldı. Çocuk napsın tel tel döküldü orada.. zamanında Parmak’ ı çıkarıp Doğan’ ı alsa orta saha çoktan rahatlayacaktı halbuki. Sonrasında Sturridge sağ açığa alacağına Sorlothu o tarafa yöneltmesi ve hatasını anlayıp Fıratcan’ ı o tarafa koyması filan derken resmen hatalar silsilesi yaşandı. Büyük ihtimalle hoca yediği golün etkisiyle o anlarda akıl tutulması yaşadı. Bu nedenle haftanın ‘ Patlayanlar Listesi’ nde hocanın adı başlarda…
Bir başka haftanın patlayanı da ne yazık ki dürüstlüğüne ve insanlığına kesinlikle kefil olduğum fakat Trabzonspor ile yıldızının barıştığına inanmadığım Mete Kalkavan hocam oldu. 85. Dakikada yenilen gol öncesinde faulü vermeyerek ve sonrasında yoğun itirazlara rağmen Var’ a bakmayarak Trabzonspor ile olan hüsumeti yeniden başlatmış oldu. Oysaki maçın genelinde gayet iyi bir yönetim sergilemişti. 
Gelelim haftanın en büyük yani ‘ BİG BANG ‘ olayına… Kibiri, artistliği, şımarıklığı, aşırı özgüveni, ukala ve lakayt tavırları ile yakından tanıdığımız Halis Özkahya hoca çok tartışılacak bir karara imza attı. Bu sezon itibariyle uygulanmasında değişiklikler olan kale vuruşu- topun ceza sahası terk etme kuralı kimi yorumculara göre yanlış uygulandı kimi yorumculara göre doğru uygulandı. Benim kanaatim ve yeni kuraldan anladığım burada kesinlikle kural hatası gerçekleşti. Top ve rakip oyuncu ceza sahasını terk etmeden pozisyon gol ile sonuçlandı. Hızlı oynama durumu söz konusu fakat burada topun ceza sahasını terk etmesi veya rakip oyuncunun ceza sahası içerisinde bulunmama durumlarında birinin bile gerçekleşmemiş olması büyük risk teşkil ediyor. Rakip oyuncu tam terk edeceği anda geri dönüyor ve yine ceza alanında kalıyor. Kanaatimce burada rakip oyuncunun ceza alanını terk etme vakti vardı ama işi ağırdan alarak çıkmadı ve orada kaldı. İki durumdan biri gerçekleşse en azından ona dayanarak hakem yorumlamış ve oyunu devam ettirmiş golü vermiş diyebilirdim. Burada olması gereken ihlallerin tamamı olmuş neredeyse ve hakemi kurtaracak elde hiçbir done kalmamış. Eğer Halis Özkahya ve ekibini kurtarmak adına bir çalışma gerçekleştirilmez ise kanaatimce kesinlikle maç tekrarlanır. FIFA ve IFAB ‘ ın bu konuda yeni yayınladığı kurallar karmaşaya sebebiyet veriyor. İtiraz edenler, hakemi haklı bulanlar var ve olacak ama ben yine de kesinlikle golün iptal edilmesi gerektiğinden yanayım. Bu şartlar altında atılan bir golün geçerliliği tüm dünyada tartışma yaratacaktır. 
BİG BANG lerin bol olduğu bu hafta için TFF ve MHK ikilisine geçmiş olsun dileklerimi iletirim…